10 Ocak 2012 Salı

"İnce Ayarcı" Erdoğan Bayraktar

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar “artık yeter dedirtti” diyeceğim ama bunu zaten bakan ve milletvekili olmadığı dönemde, geçen sene 15 Ocak’taki dengesiz çıkışla fazlasıyla yapmıştı. TOKİ gibi Türkiye’nin önde gelen ve hatta değişen Türkiye’nin gelecekte çok daha fazla önem kazanacak kurumlarının başında olan, milletvekilliğine hatta bakanlığa oynayan birinin 50000 kişinin bulunduğu bir statta yaptığı konuşma ortadadır. Söylemesi gerektiği şeylerle alakası olmayan şekilde konuya giren, ses tonunu ayarlayamayan Erdoğan Bayraktar, normal şartlarda Dünya Basketbol Şampiyonası ödül töreninde ıslıklandığının yarısı kadar dahi ıslıklanmayacak olan Başbakan Tayyip Erdoğan’ı da çok zor durumda bırakmış ve yapımında pay sahibi olduğu stattan henüz koltuğunu ısıtamadan ayrılmasına yol açmıştı.

O gün, bu adamın yaptığı yanlışı göremeyip daha sonra milletvekili hatta bakan yapan başta Tayyip Erdoğan olmak üzere AKP’nin, bu şahsa artık “dur” deme vakti gelmiştir. Görevi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olan Erdoğan Bayraktar, Türkiye’de şehirlerin, çevrenin imarı, bayındırlığı için ince ayarlar yapması gerekirken çıkıp “Trabzon’un kupası için ince ayarlı çalışmalar yapıyoruz” diyorsa orada ciddi bir problem var demektir.

Eğer Trabzonspor kupayı gerçekten hak ediyorsa, burada adaleti sağlayacak olan TFF’dir. Bu tarz durumlarda hükümetten bir müdahale gelirse UEFA’nın yaptırımı düşüneceği bir duruma düşmüş oluruz ki, hükümet müdahale edecekse dahi bunun için orada Gençlik ve Spor Bakanlığı var. Yani Erdoğan Bayraktar’a söz düşmüyor.

Ve Trabzonspor haksızsa, kupayı hiç hak etmemişse Erdoğan Bayraktar’ın yaptığı uyanıklıktan, cin olmadan adam çarpmaya çalışmaktan, Trabzon’a, Trabzonlu’ya ve Trabzonsporlu’ya hoş görünmekten başka hiçbir şey değil. Yani 2 durumda da Erdoğan Bayraktar geçen sene 15 Ocak’taki halinden beter duruma düştü diyebiliriz.

Açıkçası Ocak ayları Erdoğan Bayraktar’a fazla yaramıyor. Yoğun kış şartlarında kan dolaşımının yavaşladığı net. Bu saatten sonra eveleyip gevelemeden, başta Başbakan Erdoğan ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ı daha fazla zor durumda bırakmadan bakanlıktan ayrılması gerekir diye düşünüyorum. 

Hiç yorum yok: