Evet, sonuç bu. Kimse kendisini “Olabilir, deplasmanda Almanya’ya yenilebiliriz” diye kandırmasın. Deplasmanda Hans, Müller, Jürgen, Otto gibi isimlerden oluşan bir Almanya’ya yenilmek belki çok da olağanüstü olmayan bir sonuç olarak alınabilir ama ilk 11’inde Koray Günter, Robin Yalçın, Emre Can, Samed Yeşil, Levent Ayçiçek yazan, sonradan oyuna soktukları isimler Okan Aydın ile Kaan Ayhan olan bir Almanya’ya yenilmek benim içimi çok acıtıyor. 2-0’lık maçta gollerin Samed Yeşil ve Levent Ayçiçek’ten gelmesi üzüntümüzü katmerleyen en önemli nokta. Hele ki, bizim kadromuzda Almanya’da futbol yaşamını sürdüren sadece 1 oyuncu varken(Hakan Çalhanoğlu, Karlsruhe).
Serdar Taşçı ve Mesut Özil’i kaybettik, geçmiş olsun dedik. İlkay Gündoğan’ı kaybetmek üzereyiz, geçmiş olsun diyeceğiz. Ömer Toprak’ın durumu muallak… Bir geçmiş olsun da ondan gelmesin diye uğraşıyoruz. Ama bu 1994 jenerasyonuna nasıl bir çare bulacağız, bu gerçekten çok zor bir konu. İçinde gerçekten çok yetenekli oyuncuların bulunduğu 10 kişilik bir Türk oyuncu havuzu var Almanya U17 Milli Takımı’nda. Başka hiçbir yaş kategorisinde karşımıza çıkmayan bu durumun lehimize döndürülmesi için hala şansımız var ve bu oyuncuları Türk Milli Takımı için oynamaya ikna edebiliriz. Özellikle kaptan Emre Can, Levent Ayçiçek ve Samed Yeşil’in ikna edilmesi çok önemli.
TFF Genel Koordinatörü Ersun Yanal, maçtan sonra oyuncuların seçimine saygı göstermeliyiz tarzında konuşmuş. Oyuncuların seçimine saygı gösterebiliriz belki ama toplamda 11 kişilik bir oyuncu havuzundan sadece 1 oyuncuyu bu yaş kategorisindeki Milli Takım’a alabilen federasyona saygı gösterme ihtimalimiz çok az. Tek umut bağladığım nokta oyuncuların tercihlerini, A Milli Takım düzeyi için durumları netleşene kadar Almanya dolayısıyla Avrupa Birliği pasaportlarını kaybetmemek adına Almanya’dan yana kullanmış olmaları. Böyle bir durum mevcutsa genç takım seviyelerinde Almanya için oynayıp sonrasında Türkiye A Milli Takımı’nı seçen Mehmet Ekici ve Cenk Tosun örneklerinde olduğu gibi bu oyuncuların bazılarını anavatan forması altında seyretme şansımız olabilir. Yine de Almanya havuzundaki Türk oyuncu sayısının 10 olması bazı oyuncularımızı kaybedeceğimizin önemli bir göstergesi.
Serdar Taşçı ve Mesut Özil’i kaybettik, geçmiş olsun dedik. İlkay Gündoğan’ı kaybetmek üzereyiz, geçmiş olsun diyeceğiz. Ömer Toprak’ın durumu muallak… Bir geçmiş olsun da ondan gelmesin diye uğraşıyoruz. Ama bu 1994 jenerasyonuna nasıl bir çare bulacağız, bu gerçekten çok zor bir konu. İçinde gerçekten çok yetenekli oyuncuların bulunduğu 10 kişilik bir Türk oyuncu havuzu var Almanya U17 Milli Takımı’nda. Başka hiçbir yaş kategorisinde karşımıza çıkmayan bu durumun lehimize döndürülmesi için hala şansımız var ve bu oyuncuları Türk Milli Takımı için oynamaya ikna edebiliriz. Özellikle kaptan Emre Can, Levent Ayçiçek ve Samed Yeşil’in ikna edilmesi çok önemli.
TFF Genel Koordinatörü Ersun Yanal, maçtan sonra oyuncuların seçimine saygı göstermeliyiz tarzında konuşmuş. Oyuncuların seçimine saygı gösterebiliriz belki ama toplamda 11 kişilik bir oyuncu havuzundan sadece 1 oyuncuyu bu yaş kategorisindeki Milli Takım’a alabilen federasyona saygı gösterme ihtimalimiz çok az. Tek umut bağladığım nokta oyuncuların tercihlerini, A Milli Takım düzeyi için durumları netleşene kadar Almanya dolayısıyla Avrupa Birliği pasaportlarını kaybetmemek adına Almanya’dan yana kullanmış olmaları. Böyle bir durum mevcutsa genç takım seviyelerinde Almanya için oynayıp sonrasında Türkiye A Milli Takımı’nı seçen Mehmet Ekici ve Cenk Tosun örneklerinde olduğu gibi bu oyuncuların bazılarını anavatan forması altında seyretme şansımız olabilir. Yine de Almanya havuzundaki Türk oyuncu sayısının 10 olması bazı oyuncularımızı kaybedeceğimizin önemli bir göstergesi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder