7 Aralık 2010 Salı

2018 RUSYA ve 2022 KATAR


Dünya Kupaları'nın, Sepp Blatter döneminde başlayan, sürpriz ülkelerde düzenlenmesi geleneği büyük bir hızla devam ediyor. Güney Afrika 2010'dan sonra Blatter başkanlığındaki FIFA İcra Kurulu 2018 Dünya Kupası'nı Rusya'ya, 2022 Dünya Kupası'nı da Katar'a verdi. Genelde "Size bir güzel bir de kötü haberim var" derler, bu da o hesap. Biz güzel haberden başlayalım; 2018 Dünya Kupası'ndan. Rusya uzun zamandır başta zengin petrol şirketlerinin sponsorluğu olmak üzere futbola büyük yatırım yapıyor. Bunun da meyvelerini CSKA Moskova ve Zenit ile 2 kez UEFA Kupası'nı kazanarak aldılar. Yıldız oyuncuları ülkeye getirmeyi başardılar. Ancak asıl nokta bununla sınırlı kalmayıp, ülke futbolunu, futbol mantalitelerini, statları geliştirdiler, geliştiriyorlar. Dünya Kupası düzenleme hakkını elde etmeleri, tüm bu konularda birkaç basamak daha ileri gideceklerinin çok açık göstergesi. Rusya dünyanın en büyük ülkesi konumunda. Şehirlerin arasındaki mesafe çok uzak olsa da böylesine bir ülkeye bu kupanın çok yakışacağı kanısındayım. Turnuvanın düzenleneceği şehirlere baktığımda Ekaterinburg ile Kaliningrad arası mesafe yaklaşık olarak 2500 km ve bu Türkiye'nin doğu-batı ucu arasındaki mesafenin 1.5 katı. Dolayısıyla FIFA'nın çok sevdiği hızlı trenden ziyade Rusya'da ulaşım için başlıca tercih uçak olacak. Rusya'nın çok soğuk bir ülke olması ilk etapta bir endişe uyandırabilir ancak kupanın düzenleneceği aylarda Rusya'da hava ve saha şartları futbol oynamaya çok müsait(?) oluyor. Kupaya daha çok zamanımız olduğu için şehirlere, statlara girmeyeceğim ancak tarihi dokusu, kültürü, nüfusu, gelişmişliği ve en önemlisi futbola olan açlığıyla Rusya, 2018 Dünya Kupası için bence harika bir tat olacak.

Dünya Kupası düzenleyecek bir diğer yeni ülke ise Katar. Açıkçası ben Katar'ı kara haber olarak değerlendiriyorum. Birincisi Katar için ülke demeye maalesef 1000 şahit gerekiyor. Yüzölçümü olarak memleketim Manisa'dan dahi küçük olan Katar'ın nüfusu ise 1,700,000 civarında. Seyirciler biraz zorlarsa, Dünya Kupası boyunca ülkeye gelecek taraftar sayısı yerel halk nüfusundan daha fazla olacak. Bir diğer sıkıntılı nokta ise Katar'ın iklimi ve yapılacak olan statlar. Kupanın düzenleneceği dönemleri baz aldığımızda Katar'da sıcaklıklar mevsim normallerine göre 50 C ve üstü civarında olacak. Katar'lı yetkililer hiçbir fedakarlıktan kaçınmayıp tüm teknolojik imkanlarını kullanarak, statlarda sıcaklığı 28 C'ye sabitleyeceklerini açıkladılar ve bu taahhüt kupayı almalarını sağlayan en önemli faktörlerden biri oldu lakin bu kupa sadece statlarda başlayıp orada bitmiyor. Oraya gelen seyirciler belli bir süreyi o ülkede geçirecekler ki, bu konuda sıkıntı yaşanacağı aşikar. Ülke aşırı küçük olduğu için mecburen birbirine çok yakın yapılacak ve milyarlarca dolar harcanacak olan statlardan bazıları kupanın sona ermesinden sonra "gereksiz" oldukları sebebiyle yıkılacak. Sadece bu dahi asıl gereksiz olanın Katar'da kupa düzenlemek olduğunu ortaya koyuyor. Ülkede sanıldığı gibi alkol problemi yok. Alkol hoş karşılanmasa da ülkede yasak değil ve kupa boyunca da kısıtlama olmayacak. Katar, İsrail'i tanımamasına rağmen bu ülke kupaya katılma hakkını elde ederse kapılarını sonuna kadar açacağını da FIFA İcra Kurulu'na önceden bildirmişti. Bu tarz idari konularda hiçbir sıkıntı olmasa da Katar, maalesef Dünya Kupası kaldıracak kapasitede bir ülke değil. Nasıl bir tecrübe olacağını göreceğiz.

2 yorum:

alperensaylar dedi ki...

yıkılan stadları gelişmekte olan ülkelere gönderecekler diye okumuştum, yani bir nevi taşınacaklar(mış)

HHKahraman dedi ki...

Eğer doğruysa böylesi en azından daha iyi. Ancak bu olay Dünya Kupası'nın Katar için 3XL olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Dünya Kupası'nın amacı herhangi bir yerde düzenlenmesi değil. Sonuçta düzenlenecek yere futbol ateşini, sevgisini de götürmek... Bunun için o ülkede futbol sevgisinin, ilgisinin çok fazla olması tek belirleyici kriter olmamalı... Yaptığı statları yıkacak bir ülke bence Dünya Kupası'nı hak etmiyor...