Blogdaki ilk röportajımı gerçekten ilgi çekecek biriyle yapmak istemiştim. Gurbetçi futbolcularımızın çok revaçta olduğu bu dönemde Arsenal gibi bir takımın alt yapısında forma giyen, Türkiye 16 Yaş Altı Milli Takımı oyuncusu Yılmaz Aksoy'u konuk etme fırsatı yakaladım. Geleceği, hedefleri, şu andaki yaşantısı üzerine kısa ve öz bu röportajda Arsenal'deki futbol hayatına da değindik. Kendisine buradan bir kez daha teşekkür ediyorum.
YA: Benimle röportaj yapmak istediğin için ben sana teşekkür ederim.
HHK: Futbola geçmeden önce biraz kendinden, sosyal hayatından bahseder misin? Ne zamandan beri İngiltere’desin? Okul hayatın nasıl? Hobilerin neler? Zamanın nasıl geçiyor?
YA: 1993 doğumluyum. Batı Londra’da doğup büyüdüm, ailemin en küçüğüyüm. Futbol nedeniyle haftada 5 günüm idman sahasında geçiyor, istediğim kadar sosyal olamasam da boş kalan zamanlarımı arkadaşlarım ve ailemle geçirmeyi tercih ediyorum. Okulda kendimi başarılı bir öğrenci olarak görüyorum, bunun en büyük nedeni de disiplinli çalışmam.
HHK: Türkiye ile ilişkilerin nasıl? Ne sıklıkla geliyorsun Türkiye’ye?
YA: Akrabalarımın hepsi Türkiye’de olduğu için haftada bir Türkiye ile iletişim kuruyoruz, telefon, msn veya canlı chat üzerinden sürekli iletişimdeyiz. Arsenal ile kontrat imzalamadan önce, okul biter bitmez Türkiye’ye giderdik ailece, ama artık o kadar kalamıyorum yaz kampları ve turnuvalar nedeniyle.
HHK: Peki, futbol hayatın nasıl başladı? Bundan önce futbolla aran nasıldı?
YA: Benim hep futbola sevgim vardı, küçük yastan beri topu nerde görsem peşinden koşardım. 8 yaşında ilk futbol kulübümle sözleşme imzaladım, İngiltere 3. liginde oynayan Leyton Orient takımıydı. O günden beri 3 takim değiştirdim. Leyton Orient takımından Tottenham Hotspur’a geçtim ve şimdi de Arsenal’deyim.
HHK: Şu anda Arsenal U18 takımında oynuyorsun, gelecekle ilgili hedeflerin neler?
YA: Arsenal U18’lerde oynamak çok gurur verici bir şey bunu devam ettirmeyi ve bir gün profesyonel kontrat imzalamayı hedefliyorum.
HHK: Türk Milli Takımında şu anda ne konumdasın? Hangi takım için oynuyorsun ve hocaların kimler?
YA: Türkiye U16 milli takim kamplarına davet edildim. Almanya ve İstanbul’daki kamplara katıldım. Bu sayede Metin Tekin, Abdullah Ercan, Ferhat Südoğan ve Eser Özaltındere ile tanışma fırsatım oldu.
HHK: Türkiye’de son zamanlarda ki en güncel olaylardan birisi de çift pasaportlu oyuncuların Milli Takım tercihleri. Sen bu konuda ne düşünüyorsun? Örneğin Mesut Özil Almanya Milli Takımı’nı tercih etti. Yine seninle birlikte Arsenal alt yapısında oynayan Oğuzhan Özyakup’ta Hollanda U17 için oynuyor. İleride çok ilgilenmezlerse İngiltere’ye geçebilirim diyor musun?
YA: Çift pasaportlu olmak bence bir avantaj ve bu kişiye kalan bir tercih. İleride ilgilenmezlerse ve İngiltere Milli Takımı özen gösterirse tabii ki düşünürüm ama öncelik hep Türkiye’nin olur.
HHK: Bu arada Oğuzhan Özyakup demişken onunla ilişkilerin nasıl? Bildiğimiz kadarıyla Arsenal alt yapısında değerli bir oyuncu ve Hollanda U17’nin kaptanlığını yapıyor.
YA: Oğuzhan ile iyi bir arkadaşlığımız var. Oğuzhan gerçekten çok değerli ve yetenekli bulduğum bir orta saha oyuncusu. İki ayağını da çok iyi kullanmasını bilen bir futbolcu. Zaten Oğuzhan’ın şimdiye kadar gösterdiği başarı onun ne kadar yetenekli olduğunu gösteriyor.
HHK: Arsene Wenger gibi gençliğe ve gençlere çok önem veren bir teknik adamla çalışmak sana ilerisi için güven veriyor mu? Onunla hiç konuşabilme fırsatın oldu mu?
YA: Wenger gibi bir teknik adamın, Arsenal A takımının başında olduğu için bizim gibi gençlere fırsat verilebileceğinden hiç şüphemiz yok bu nedenle ilerisi için güven problemimiz yok, çünkü yeteneğin varsa, Arsene Wenger gibi bir teknik adam sana kendini göstermeye şans verecektir. Arsene Wenger ile tabii ki oturup konuşma şansım olmadı ama Arsenal A Takımı maçlarına gittiğimizde yedek kulübesinin yanında oturup Wenger ile tanışma şansım oldu.
HHK: A takımdaki oyuncularla aranız nasıl? Hiçbir araya gelme imkânınız oluyor mu? Eğer oluyorsa bir Fabregas, bir Eduardo bir Gallas ile sohbet etmek çok güzel bir duygu olsa gerek. Onlarla hiç aynı sahayı paylaştın mı?
YA: Arsenal A takim oyuncularını göremiyoruz. Arsenal A takim sahası ve alt yapı sahası farklı mekânlarda olduğu için hiç görüşüp tanışma fırsatım olmadı.
HHK: Turkcell Super Lig’i nasıl değerlendiriyorsun. İngiltere gibi süper yıldızların olduğu, futbolun çok hızlı oynandığı bir yerden nasıl görünüyor Türk Futbolu?
YA: Turkcell Super Lig’i arada sırada zamanım olduğunda maçları takip etmeye çalışıyorum. Kendim Beşiktaşlı olduğum için çoğunlukla zaman bulduğumda Beşiktaş maçlarını takip ediyorum. Turkcell Super Lig, İngiltere Premier Ligi kadar gelişmiş bir lig olmadığı için buradan çok yavaş gözüküyor.
HHK: Galatasaray’ın UEFA Kupası’ndaki şansını nasıl değerlendiriyorsun?
YA: Galatasaray’ın UEFA Kupası maçlarını izlemedim ama duyduğum kadarıyla çok iyi gidiyor. Bordeaux ile kuralar çekildiğinde Galatasaray’ın hiç sansı olmadığını düşünmüştüm ama Galatasaray beni yanıltı ve inşallah bunu devam ettirebilirler.
HHK: Türkiye’den hiç teklif aldın mı?
YA: Türkiye’den henüz bir teklif almadım ama ileride ne olur belli olmaz.
HHK: Çok genç bir kalecisin ve önünde uzun yıllar var. Mesela Türkiye’den gençlere yatırım yapan bir kulüp sana teklif yaparsa düşüncelerin ne olur?
YA: İyi bir teklif yapılırsa ve benim için iyi olacaksa, neden olmasın.
HHK: Bu güzel röportaj için çok teşekkür ederim Yılmaz. Umarım 2014 Dünya Kupası’nda Milli Takımımızın kalecisi sen olursun.
YA: İnşallah öyle olur, Ben sana bu röportaj şansı için çok teşekkür ederim, kaleden size el sallarım Dünya Kupasında kaledeysem.(Gülüyor)
HHK: Futbola geçmeden önce biraz kendinden, sosyal hayatından bahseder misin? Ne zamandan beri İngiltere’desin? Okul hayatın nasıl? Hobilerin neler? Zamanın nasıl geçiyor?
YA: 1993 doğumluyum. Batı Londra’da doğup büyüdüm, ailemin en küçüğüyüm. Futbol nedeniyle haftada 5 günüm idman sahasında geçiyor, istediğim kadar sosyal olamasam da boş kalan zamanlarımı arkadaşlarım ve ailemle geçirmeyi tercih ediyorum. Okulda kendimi başarılı bir öğrenci olarak görüyorum, bunun en büyük nedeni de disiplinli çalışmam.
HHK: Türkiye ile ilişkilerin nasıl? Ne sıklıkla geliyorsun Türkiye’ye?
YA: Akrabalarımın hepsi Türkiye’de olduğu için haftada bir Türkiye ile iletişim kuruyoruz, telefon, msn veya canlı chat üzerinden sürekli iletişimdeyiz. Arsenal ile kontrat imzalamadan önce, okul biter bitmez Türkiye’ye giderdik ailece, ama artık o kadar kalamıyorum yaz kampları ve turnuvalar nedeniyle.
HHK: Peki, futbol hayatın nasıl başladı? Bundan önce futbolla aran nasıldı?
YA: Benim hep futbola sevgim vardı, küçük yastan beri topu nerde görsem peşinden koşardım. 8 yaşında ilk futbol kulübümle sözleşme imzaladım, İngiltere 3. liginde oynayan Leyton Orient takımıydı. O günden beri 3 takim değiştirdim. Leyton Orient takımından Tottenham Hotspur’a geçtim ve şimdi de Arsenal’deyim.
HHK: Şu anda Arsenal U18 takımında oynuyorsun, gelecekle ilgili hedeflerin neler?
YA: Arsenal U18’lerde oynamak çok gurur verici bir şey bunu devam ettirmeyi ve bir gün profesyonel kontrat imzalamayı hedefliyorum.
HHK: Türk Milli Takımında şu anda ne konumdasın? Hangi takım için oynuyorsun ve hocaların kimler?
YA: Türkiye U16 milli takim kamplarına davet edildim. Almanya ve İstanbul’daki kamplara katıldım. Bu sayede Metin Tekin, Abdullah Ercan, Ferhat Südoğan ve Eser Özaltındere ile tanışma fırsatım oldu.
HHK: Türkiye’de son zamanlarda ki en güncel olaylardan birisi de çift pasaportlu oyuncuların Milli Takım tercihleri. Sen bu konuda ne düşünüyorsun? Örneğin Mesut Özil Almanya Milli Takımı’nı tercih etti. Yine seninle birlikte Arsenal alt yapısında oynayan Oğuzhan Özyakup’ta Hollanda U17 için oynuyor. İleride çok ilgilenmezlerse İngiltere’ye geçebilirim diyor musun?
YA: Çift pasaportlu olmak bence bir avantaj ve bu kişiye kalan bir tercih. İleride ilgilenmezlerse ve İngiltere Milli Takımı özen gösterirse tabii ki düşünürüm ama öncelik hep Türkiye’nin olur.
HHK: Bu arada Oğuzhan Özyakup demişken onunla ilişkilerin nasıl? Bildiğimiz kadarıyla Arsenal alt yapısında değerli bir oyuncu ve Hollanda U17’nin kaptanlığını yapıyor.
YA: Oğuzhan ile iyi bir arkadaşlığımız var. Oğuzhan gerçekten çok değerli ve yetenekli bulduğum bir orta saha oyuncusu. İki ayağını da çok iyi kullanmasını bilen bir futbolcu. Zaten Oğuzhan’ın şimdiye kadar gösterdiği başarı onun ne kadar yetenekli olduğunu gösteriyor.
HHK: Arsene Wenger gibi gençliğe ve gençlere çok önem veren bir teknik adamla çalışmak sana ilerisi için güven veriyor mu? Onunla hiç konuşabilme fırsatın oldu mu?
YA: Wenger gibi bir teknik adamın, Arsenal A takımının başında olduğu için bizim gibi gençlere fırsat verilebileceğinden hiç şüphemiz yok bu nedenle ilerisi için güven problemimiz yok, çünkü yeteneğin varsa, Arsene Wenger gibi bir teknik adam sana kendini göstermeye şans verecektir. Arsene Wenger ile tabii ki oturup konuşma şansım olmadı ama Arsenal A Takımı maçlarına gittiğimizde yedek kulübesinin yanında oturup Wenger ile tanışma şansım oldu.
HHK: A takımdaki oyuncularla aranız nasıl? Hiçbir araya gelme imkânınız oluyor mu? Eğer oluyorsa bir Fabregas, bir Eduardo bir Gallas ile sohbet etmek çok güzel bir duygu olsa gerek. Onlarla hiç aynı sahayı paylaştın mı?
YA: Arsenal A takim oyuncularını göremiyoruz. Arsenal A takim sahası ve alt yapı sahası farklı mekânlarda olduğu için hiç görüşüp tanışma fırsatım olmadı.
HHK: Turkcell Super Lig’i nasıl değerlendiriyorsun. İngiltere gibi süper yıldızların olduğu, futbolun çok hızlı oynandığı bir yerden nasıl görünüyor Türk Futbolu?
YA: Turkcell Super Lig’i arada sırada zamanım olduğunda maçları takip etmeye çalışıyorum. Kendim Beşiktaşlı olduğum için çoğunlukla zaman bulduğumda Beşiktaş maçlarını takip ediyorum. Turkcell Super Lig, İngiltere Premier Ligi kadar gelişmiş bir lig olmadığı için buradan çok yavaş gözüküyor.
HHK: Galatasaray’ın UEFA Kupası’ndaki şansını nasıl değerlendiriyorsun?
YA: Galatasaray’ın UEFA Kupası maçlarını izlemedim ama duyduğum kadarıyla çok iyi gidiyor. Bordeaux ile kuralar çekildiğinde Galatasaray’ın hiç sansı olmadığını düşünmüştüm ama Galatasaray beni yanıltı ve inşallah bunu devam ettirebilirler.
HHK: Türkiye’den hiç teklif aldın mı?
YA: Türkiye’den henüz bir teklif almadım ama ileride ne olur belli olmaz.
HHK: Çok genç bir kalecisin ve önünde uzun yıllar var. Mesela Türkiye’den gençlere yatırım yapan bir kulüp sana teklif yaparsa düşüncelerin ne olur?
YA: İyi bir teklif yapılırsa ve benim için iyi olacaksa, neden olmasın.
HHK: Bu güzel röportaj için çok teşekkür ederim Yılmaz. Umarım 2014 Dünya Kupası’nda Milli Takımımızın kalecisi sen olursun.
YA: İnşallah öyle olur, Ben sana bu röportaj şansı için çok teşekkür ederim, kaleden size el sallarım Dünya Kupasında kaledeysem.(Gülüyor)
3 yorum:
Hakan kardeşimin bu güzel röportaj için ellerine sağlık bu kadar iyi birisini yakalama fırsatı iyi olmuş teşekkürler paylaşım için
hakan kardeşim müthiş bir röportaj olmuş çok teşekkürler gerçekten bomba gibi bir yazı
Yılmaz gibi yetenekli kalecilere çok ihtiyacımız var. Kendisine başarılar diliyorum.
Hakan beklentilerimizi yükseltiyorsun abi. Böyle devam. et.
Yorum Gönder