18 Temmuz 2010 Pazar

HADİ ARTIK UFUK CEYLAN


Yukarıdaki fotonun asıl bugün geçerlilik kazandığını düşünüyorum ben. Geçen senenin büyük bölümünde, özellikle Fenerbahçe maçından sonra kangrene dönüşen Leo Franco defteri Galatasaray için bugün tamamen kapanmış oldu. Şimdi Zaragoza düşünsün diyelim. Oynadığı ilk 2-3 maç hariç taraftara De Sanctis'i dahi aratan Leo ile bu işin olmayacağını 10-12.haftalarda net olarak anlamıştı taraftar. Teknik yönetimin anlaması 27.haftaya kadar sürdü, gerçi ondan sonra da müzmin edeğimiz Aykut ile yola devam etti Galatasaray. Bu sene Leo da yollandı ve umut ediyorum ki yabancı kaleci transferi yapılmaz. Şenol Güneş'in Trabzon'da çekinmeden forma verdiği Onur Kıvrak özellikle ligin 2.yarısında nasıl fırtına gibi estiyse bizim gerçekten çok şey beklediğimiz Ufuk Ceylan da Rijkaard'tan formayı kapar ve gerçek potansiyelini ortaya çıkarır. Benim Manisalı olmam itibariyle çok yakından takip etme fırsatı bulduğum Ufuk Ceylan, bunu başaracak kaliteye, fiziğe ve kalecilik bilgisine sahip. Fatih Hoca döneminde A Milli Takım kadrosuna kadar yükselmiş bu yaştaki bir kaleciyi yılların yedeği Aykut Erçetin'e tercih edecek kadar yüreğimizin olmasını , bekliyorum, özlüyorum, istiyorum. Futbolda, takımların başarıya giden yolda en önemli mevkisinin kale olduğunu Galatasaray taraftarı geçen 2 yılda daha da iyi anlama fırsatı buldu. Taffarel ve Mondragon varken ki rahatlığın yarısını Sanctis - Franco'da bulamadık. Kaleyi Ufuk'a emanet edersek belki birkaç hata daha izleyeceğiz ancak bizden biri olduğu için sabretmesini bileceğiz ve Trabzonspor nasıl Onur Kıvrak gibi bir yıldıza kavuştuysa biz de uzun yıllar kalemizi koruyacak yeni Mondragon'umuza kavuşacağız. Tabii Victor Valdes gibi gördüğüm en kazma kalecinin şu anda dünya çapında bir oyuncuya evrilmesinde en büyük paya sahip olan Frank Rijkaard, Ufuk'ta da aynı cesareti gösterebilirse.

Hiç yorum yok: